Alıntı (acehreli):
>Alıntı (zekeriyadurmus):
>Dün TÜBİTAK'tan aradılar ve uluslarası bir yarışmada Rhodeus Script projesi ile Türkiye'yi temsil etmem söylendi ama bir sorun var proje raporunu ingilizce olarak hazırlamak için son gün cuma (bu cuma) yani ama sanırsam halledebileceğim bilmiyorum. Yarışma eylülde pragda olacakmış.
İngilizceleştirilecek belgeleri zaman geçimeden bana yollayabilirsin.
Ali
Bu konuda ben de elimden geldiğince yardımcı olmaya çalışırım. Ama herhalde hiç bir zaman Ali hocam kadar güzel İngilizce konuşamaz ve çeviri yapamam.Hoş, tersi neyse de Türkçe'den İngilizce'ye çok başarılı olduğumu zannetmiyorum bile...:)
Belki de bu başlıkta herkese bildirirsen, Ali hocanın iş yükünü bizler hafifletmeye çalışırız. Örneğin Can veya Erdem, yazdıklarımı okuyorlarsa, taşın altına hep birlikte bir el atarız. Ama dediğim gibi yine ben yokum farz edin. En kötü İngilizce hocama danışarak yaparım ama çok vakit alabilir... :rolleyes:
En basitten bir tarlanın yanından geçiyorken, "Those are corns!" demenin ince farklarını (nuance) bilmiyorum! Düşünsenize; Türkçe'de bir şeyi kaliteli olduğu vurgusunu "İşte mısır budur!" diye yaparız ya, herhalde bunun için saatlerce düşünmem lazım. Ama Ali hocam bir yerlerine "here, so" gibi bir şeyler ekler de o anlamı pekala ustaca verir...:)
Başarılar...
--
[ Bu gönderi, http://ddili.org/forum'dan dönüştürülmüştür. ]